Avukat Hande Bağcı

Alkollü araç kullanma suçu nedir? Alkollü araç kullanma suçunun cezası nedir? Bu suçun oluşması için gereken alkol sınırı nedir?

Avukat Hande Bağcı

Türkiye'de alkollü araç kullanma suçu, toplumun güvenliği ve trafik düzeninin sağlanması amacıyla düzenlenmiş bir suçtur. Bu suç esasen Türk Ceza Kanunu’nun 179. Madde ve devamında yer alan Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma Suçunun 3. Fıkrasında yer almaktadır. Bir sürücünün alkollü araç suçundan ceza alabilmesi için kan değerlerinde tespit edilen alkol miktarının kanunlar ile belirlenen alkol sınırlarının üzerinde olması gerekmektedir. Alkollü araç kullanma suçu, aşağıda da belirtildiği üzere üç farklı şekilde meydana gelebilir:

•1.00 promilin üzerinde alkollü bir şekilde araç sürmek

•0.50 promil üzerinde araç sürmek ve trafik kazasına sebebiyet vermek

•0.20 promil üzerinde alkollü araç sürmek ve trafik kazasına sebebiyet vermek (ticari ve diğer araç sürücüleri için )( Diğer araç sürücülerine stajyer ehliyet sahipleri girmektedir. Stajyer ehliyet sahipleri ; ehliyet aldıktan sonraki 2 yıllık sürede yer alan sürücüleri kapsar.)

TCK’nın 179. maddesinin üçüncü fıkrasında düzenlenen suçun faili, alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle ya da başka bir nedenle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek hâlde olmasına rağmen araç kullanan kişidir. Suçun oluşması için tek başına alkol veya uyuşturucu madde etkisinde araç kullanmak yeterli olmayıp ayrıca kişinin alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle ya da başka bir nedenle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edip edemeyeceğinin, diğer bir deyişle güvenli araç kullanıp kullanamayacağının tespit edilmesi gerekmektedir.

TCK’nın 179/3. maddesinde sözü edilen alkol, alkollü içki yapımında kullanılan alkol türü olan etanoldür (etil alkol). Promil ise, alınan alkolün 100 mililitre kandaki oranını miligram cinsinden gösteren ölçü birimidir. Alkolün ağırlığı, kanın ise hacmi dikkate alınarak kurulan orantı üzerinden kandaki alkolün promil cinsinden seviyesi belirlenir. Örneğin 0,40 promil, 100 mililitre kanda 40 miligram alkol bulunduğunu gösterir. Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulunca vücuda alınan etil alkolün kandaki seviyesinin ortalama olarak saatte 0,15 promil azaldığının tıbben bilindiği belirtilmektedir.

Ancak sadece alkollü araç kullanmak değil araç kullanmayı güvensiz hale getirecek başkaca bir halin varlığı da bu suçun oluşmasına sebebiyet verebilir. Yargıtay’a göre; 5237 sayılı TCK’nın “Trafik güvenliğini tehlikeye sokma” başlıklı 179. maddesinin üçüncü fıkrasında; “Alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle ya da başka bir nedenle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek hâlde olmasına rağmen araç kullanan kişi yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır” hükmüne yer verilip, fıkranın uygulanma şartları ise gerekçesinde; “Alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle ya da başka bir nedenle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek hâlde olmasına rağmen araç kullanan kişinin cezalandırılması öngörülmüştür. Bu bakımdan, örneğin, uzun süre araç kullanmak dolayısıyla yorgun ve uykusuz olan kişilerin araç kullanmaya devam etmesi hâlinde de bu suçun oluştuğunu kabul etmek gerekir.” şeklinde açıklanmıştır.

Önemle belirtmek gerekir ki; trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun düzenleme altına alındığı TCK md.179’da adli para cezası değil, süreli hapis cezası öngörülmüştür. Yani bu suçun cezası para cezası değil, hapis cezasıdır.

•Kara, hava, deniz veya demiryolu ulaşım araçlarını kişilerin yaşam, sağlık veya malvarlığı bakımından tehlikeli olabilecek biçimde sevk ve idare eden kişi hakkında 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına hükmedilir.

•Kara, hava, deniz veya demiryolu ulaşımının güven içinde seyrini sağlamak için konulmuş işareti değiştirmek, kullanılamaz duruma getirmek, konuldukları yerden kaldırmak, yanlış işaretler vermek, geçiş, varış, kalkış veya iniş yolları üzerinde bir şey koymak ya da teknik iletim sistemine müdahale etmek suretiyle bir başkasının yaşamı, sağlığı veya malvarlığı açısından tehlikeye neden olmak, 1 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası gerektirir.

•Hava, deniz veya demiryolu ulaşımında, kişilerin yaşamı, sağlığı veya malvarlığı bakımından bir tehlikeye taksirle neden olmak, 3 aydan 3 yıla kadar hapis cezası gerektirir.

•Deniz, hava veya demiryolu ulaşımında, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından bir tehlikeye taksirle neden olan kimseye 3 aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.

Trafik güvenliğini tehlike sokma suçu, uzlaşma prosedürünün uygulanabileceği suçlardan  dadeğildir. Soruşturulabilmesi bakımından şikayet koşulu aranmayan bu suç, re ‘sen soruşturmaya tabidir. Dolayısıyla, herhangi bir şikayet süresi de mevcut değildir.

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 48/6. Maddesinde de yine alkollü araç sürülmesine ilişkin maddelere yer verilmiştir. “1.00 promilin üzerinde alkollü olduğu tespit edilen sürücüler hakkında ayrıca Türk Ceza Kanununun 179 uncu maddesinin üçüncü fıkrası hükümleri uygulanır.” şeklinde düzenleme mevcut  olup, bu maddeye göre sürücünün 1.00 promilin üzerinde olkollü şekilde araç kullanmasının atılı suçun oluşması için yeterli olduğu, tespit edilen alkol promil miktarının 1.00 promilin altında olması hâlinde ne yapılacağı hususuna gelince; 2918 sayılı Kanun’un 48. maddesinin 7. fıkrasında; hususi otomobil sürücüleri bakımından 0,50 promilin, diğer araç sürücüleri bakımından 0,20 promilin üzerinde alkollü olan sürücülerin trafik kazasına sebebiyet vermesi hâlinde, ayrıca Türk Ceza Kanunu’nun ilgili hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.

Yazarın Diğer Yazıları