Damla Zararsız

İhtimallerin toplamı

Damla Zararsız

Dakikalar saatleri, günler ayları kovaladı yine. Biz durduk, zaman durmadı. Biz koştuk, zaman yine durmadı. Ve nihayet dünya ile yıldönümümüzü kutlama vakti geldi.

Ne seninle ne de sensiz sevgili dünya,

Nice yıllara!

Neye inanırsanız inanın, kafanızın içindeki "el alem" susup da kendinizle kalınca düşünürsünüz hep. Her başlangıç yeni ihtimaller getirir ve siz kendiniz için en iyi ihtimalleri dilersiniz. Hal böyleyken, gelin sizinle bir durum değerlendirmesi yapalım.

Bana göre kader, sana göre karma, ona göre ilahi adalet, bir başkasına göre çekim yasası... Adı her ne olursa olsun, bir düzen var ve bu düzen olası tüm seçeneklerin üzerine kurulu. Hayat karşınıza farklı yollar çıkarır. Siz dilediğiniz yolu seçer, yolun devamında da bu seçimin sonuçlarına razı olursunuz. Bu yüzdendir ki, dünyadaki en saçma cümle girişidir "Yerinde olsam...".

Değilsin!

Asla da olamayacaksın.

Boşa nefesini tüketme.

Ben buradayım ve şu an olduğum yeri seviyorum. Sen de bir kerecik olsun yerime göz dikme de olduğun yerde kal.

Niye hep başkalarının yerine düşünürüz? Ne gereği var? Gün içinde bayıla bayıla yediğimiz güzel yemeklerden aldığımız enerjiyi neden başka kişilerin hayatını yoluna koyma planları yaparak tüketiyoruz? Yazık...

Ne diyorduk?

İhtimaller...

Hayatımız boyunca hep ihtimalleri kovalarız. Kazanma ihtimaliyle sınavlara girer, iş bulma ihtimaliyle başvurular yapar, mutluluk ihtimaliyle ilişkiler kurarız. Zengin olma ihtimali ile gider bir piyango bileti alırız mesela. Bilmem kaç milyonda bir bile olsa o ihtimalin varlığına tutunmak iyi gelir. Ne zamana kadar? İhtimal, yüzdelik bir olasılık olmaktan çıkıp gerçekleşen ya da gerçekleşmeyen bir olaya dönüşünceye dek. Gerçekleşirse ne iyi... Peki ya gerçekleşmezse? O zaman yeni bir ihtimale tutunana kadar eskisinin yasını tutarız. Hepsi bu.

Bu kadar.

Hayat tam olarak bu kadar işte.

Yas dönemindeysen şunu hatırla isterim. Her şey için hep başka bir ihtimal var. Hayat daha güzel ve mutluluklar daha büyük olabilir. Üzülmeyelim mi? Üzülelim. Hatta kahrolalım. Üzülmek insana insan olduğunu hatırlatan en güzel histir bana kalırsa. Yeteri kadar üzüldükten sonra diğer ihtimallere mercek tutmayı bilmeli sadece.

Bir gün birine sarılıp şu cümleyi kurabilmek için:

"Gerçekleşmeyen tüm ihtimaller için çok mutluyum."

Güzel bir yıl ve güzel ihtimallere...

Yazarın Diğer Yazıları